13 Nisan 2017 Perşembe

Lisbon,Lisbon

Dünyanın fetihçilerinin limanı, Lisbon
Atlantik Okyanusu kıyılarında uzanan Lizbon, ülkenin en büyük şehirleri arasından öne çıkıyor. Sanat eserini anımsatan taş kaldırımlar, antika dükkanlar, etkileyici köprüler ve Gotik katedraller, başkent özelliği taşıyan şehrin tarihi geçmişine ışık tutuyor.






Portekiz gezilecek yerler içerisinde bulunan şehrin en eski yerleşim yeri Alfama. Geçmişi 12. yüzyıla dayanan ve Tejo Nehri arasında kurulu olan bölgede, Fas mimari tarzının izlerine rastlanılıyor.






Pedro IV (Rossio) Meydanı:Ortaçağ’dan beri şehrin ana meydanı olan Pedro IV (Rossio) Meydanı

Buradaki heyekel Pedro 4 ait değil.Şehirde ulaşımda Tuktuklar oldukça yoğun kullanılıyor. 




Belém bölgesinde bulunan Jerónimos Manastırı (Jerónimos Monastery), Lizbon şehrinin önemli simgelerinden sayılıyor. Tıpkı Belém Kulesi gibi Gotik ve Rönesans tarzlarının karışımından oluşan Manuelin mimarisinin en tipik örneklerinden biri olan manastır, UNESCO Dünya Miras Listesin’de bulunuyor. Ünlü kaşif Vasco de Gama‘nın mezarının da bulunduğu manastır, mimari özellikleri ile özellikle sanatsever gezginler için Lizbon gezilecek yerler listesinin ilk sıralarında sayılabilir.











Belém Kulesi
Boğaz köprüsü
Santa Justa Asansörü                       Başbakanlık koutu:Belem   



1837 yılında açılan köklü pastane, milföy ve krema içeren efsaneleşmiş özel tatlısı “Pastel de Nata” ile turistler tarafından yoğun ilgi görüyor. 

Selin'nin notları : Bloglarda pastanenin yorumlarında „hayatımda yediğim en güzel tatlıydı.“, „sadece bu  tatlıyı yemek için tekrar Lizbon’a geleceğim.“ Gibi yorumlar okuduk.Belem Manastırına giderken bu pastanenin önünden geçmiştik ve inanılmaz bir sıra vardı. Buradaki tatlıdan başka bir yerde yemiştik ve tadı ne kadar farklı olabilir ki? Diyerek içeriye girmemiştik. İnternetteki yorumları okuduğumuzda ise bu sıranın „take away“ sırası olduğunu öğrendik, içeriye girersek boş masa bulabileceğimizi okuduk. O günün akşamı otellimizin yakınlarında bu tatlıdan yapan bir pastane vardı biz de buradakilerden birkaç tane yedik, fırından yeni çıkmışlardı ve sıcacıklardı. Sonraki gün Beleme tekrar gittik ve Belem Pastanesindekini denemeye karar verdik. Dışarıdaki kuyruğa aldırmadan içeriye girdik, boş masa yoktu fakat birkaç dakika bekledikten sonra boş bir masa bulduk ve oturduk. Buradaki turtaların tadı ilk yediğimizden gerçekten farklıydı ama otelin yakınında yediğimiz turtalardan pek bir farkı olmadığını düşündük.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder